domenica 30 novembre 2025

Yeni Akış Kararnamesi: Yabancı işçilerin İtalya’ya düzenli girişine ilişkin temel yenilikler

 

Yeni Akış Kararnamesi: Yabancı işçilerin İtalya’ya düzenli girişine ilişkin temel yenilikler

3 Ekim 2025 tarihli ve 146 sayılı kanun hükmünde kararname — şu anda Parlamento’da görüşülmektedir — yabancı işçilerin giriş kotalarını ve genel olarak düzenli göç ile iş piyasası arasındaki ilişkiyi düzenleyen sistemde köklü ve yapısal bir reform niteliği taşımaktadır.
Bu değişiklik yalnızca küçük bir güncelleme değildir; prosedürel aşamaları yeniden tasarlar, otomatik doğrulama mekanizmaları getirir, giriş kanallarını genişletir ve hukuki çerçeveyi yeni ekonomik ve demografik ihtiyaçlara uyarlar.

Bu reform, 2023 ve 2024 yıllarındaki düzenlemelerin devamı niteliğindedir ve işleyen unsurları kalıcı hâle getirmeyi, sorunlu noktaları ise düzeltmeyi hedeflemektedir.

1. Nulla osta için sürenin başlangıcı: kontrol dışı “otomatik onay” mekanizmasının sona erdirilmesi

Teknik açıdan en önemli değişikliklerden biri, çalışma amaçlı nulla osta verilmesi için sürenin başlangıç noktasının değiştirilmesidir.
Artık süre, başvurunun yapıldığı tarihten değil, başvurunun gerçekten ilgili kotaya dahil edildiği andan itibaren işlemeye başlamaktadır.

Eski sistemde binlerce başvuru aylarca “kota dışında” bekliyor, süre işlemeye devam ediyor ve idarenin inceleme yapma fırsatı olmadan otomatik onay oluşuyordu.
Yeni sistem bu uyumsuzluğu ortadan kaldırarak hukuki netlik ve idari tutarlılık sağlamaktadır.

2. İşveren beyanlarının tüm giriş kanallarında sistematik doğrulanması

Reformun merkezinde işverenlerin beyanlarının otomatik ve kapsamlı bir şekilde doğrulanması yer almaktadır.
Dijital platform, Unioncamere, Vergi Dairesi, INPS ve AgID verilerini otomatik olarak karşılaştırır ve uyumsuzluk durumunda işlemi durdurur.

2025 Akış Kararnamesi için pilot olarak uygulanan bu yöntem artık kalıcı bir unsur hâline gelmiş ve TUI’nin 27, 27-bis, 27-ter, 27-quater, 27-quinquies ve 27-sexies maddelerindeki tüm kota dışı girişlere de uygulanmıştır.

Bu sayede yıllardır sektörün en zayıf noktalarından biri olan doğrulanmamış beyan sistemi tamamen terk edilmektedir.

3. Zorunlu ön-doldurma ve işveren başına en fazla üç başvuru sınırı

2025 yılında pilot uygulama olarak başlatılan ön-doldurma aşaması artık zorunludur ve click day’e katılabilmek için teknik bir şarttır.

Ayrıca her bireysel işveren yıllık en fazla üç başvuru yapabilecektir.
Bu sınır, işveren birlikleri ve yetkili iş hukuku danışmanları için geçerli değildir; bu kurumlar başvuru sayısının işletmenin ekonomik kapasitesiyle orantılı olduğunu garanti etmekle yükümlüdür.

Bu düzenleme, geçmişte gerçek bir istihdam kapasitesi olmadan çok sayıda başvuru yapan kişilerin kötüye kullanımını durdurmayı amaçlamaktadır.

4. İkamet izni dönüşümü beklenirken çalışma hakkı

Reform, TUI madde 5/9-bis’i yeniden yazarak çalışma hakkını açıkça dönüşüm başvurusu sürecine de genişletmektedir.
Artık yalnızca ilk başvuru ve yenileme sırasında değil, dönüşüm beklenirken de kişi çalışmaya devam edebilir.

İdari gecikmelerin bilinen yaygınlığı göz önüne alındığında bu hüküm, iş sürekliliğini ve sigortalı çalışmanın devamını sağlamaktadır.
Bu hak, her zaman olduğu gibi başvuru alındı makbuzuna sahip olunmasına bağlıdır.

5. İnsan ticareti, aile içi şiddet ve işgücü sömürüsü mağdurlarının izinlerinde tek tip bir yıllık süre

Kararname, “özel durumlar” kapsamındaki ikamet izinlerini uyumlaştırarak başlangıç süresini altı aydan bir yıla çıkarmaktadır (TUI m. 18, 18-bis, 18-ter).

Ayrıca Assegno di Inclusione (Dahil Olma Ödeneği) artık yalnızca işgücü sömürüsü mağdurlarına değil, 18 ve 18-bis maddelerine göre izin alan tüm mağdurlara da sağlanacaktır.
Bu, korumanın yalnızca bir ikamet belgesi değil, aynı zamanda sosyal ve ekonomik destekten oluşması gerektiği anlayışını güçlendirmektedir.

6. Ev içi bakım işçileri için kota dışı girişlerin üç yıllık uzatılması

2025 pilot uygulamasının ardından, 80 yaş üstü yaşlılara veya engelli kişilere bakan yabancı ev içi çalışanlar için kota dışı giriş kanalı 2026–2028 dönemi için uzatılmıştır.

Bu kararın temel nedeni demografik baskıdır: İtalya, AB’nin en yaşlı nüfusuna sahip ülkesidir ve evde bakım sektörü büyük ölçüde yabancı işçilere dayanmaktadır.
Üç yıllık istikrar hem aileler hem de sektör açısından öngörülebilirlik sağlar.

7. Uluslararası gönüllülük programları kanalının yeniden etkinleştirilmesi

TUI madde 27-bis kapsamında 2018’de oluşturulan gönüllü kabul kanalı, teknik düzenlemelerin eksikliği nedeniyle hiç uygulanmamıştı.
Yeni düzenleme, kotanın üç yıllık periyotlarla belirlenmesini öngörerek bu tıkanıklığı giderir ve üçüncü sektör kuruluşlarına uzun vadeli planlama imkânı tanır.

8. Aile birleşimi: süre 90 günden 150 güne çıkarıldı

Aile birleşiminde nulla osta verilme süresi 90 günden 150 güne yükseltilmiştir.
Bu değişiklik, sosyal ve ekonomik kontrollerin karmaşıklığını yansıtırken, ulusal hukuku AB standartlarıyla uyumlu hâle getirmektedir (AB mevzuatında karar süresi en fazla dokuz aydır).

9. İşgücü sömürüsü ile mücadele: “Caporalato Masası” kalıcı hâle geliyor

Tarım sektöründeki işgücü sömürüsüyle mücadele eden çok paydaşlı masa artık kalıcı bir yapı hâline getirilmiş, ayrıca resmî olarak tanınmış dinî kuruluşların katılımına da açılmıştır.
Bu, özellikle mevsimlik tarım bölgelerinde önemli sosyal rol oynayan dinî kurumların pratik katkısını tanımaktadır.

10. Lampedusa kriz noktasının yönetiminde İtalyan Kızılhaçı'nın rolünün devam etmesi

Kararname, İçişleri Bakanlığının Lampedusa kriz noktasının yönetimi için İtalyan Kızılhaçı’ndan faydalanma yetkisini 2027 yılına kadar uzatmaktadır.
Bu karar, elde edilen olumlu sonuçlara ve sistemin en hassas noktalarından birinde operasyonel süreklilik ihtiyacına dayanmaktadır.


Son değerlendirme

2025–2027 Akış Kararnamesi, İtalya’nın göç yönetiminde önemli bir prosedürel dönüşüm işaret eder: artık sistem yalnızca click day’e dayanmamakta; ön kontrol, dijital bütünleşme, gerçekçi süreler ve ülkenin ihtiyaçlarına göre şekillenmiş giriş kanalları üzerine kurulmaktadır.

Aynı zamanda kırılgan grupların korunmasını güçlendirir ve yabancı işçilere yapısal olarak bağlı sektörlerde kota dışı girişleri pekiştirir.

Genel olarak, kararname İtalya’nın düzenli göç yönetişimini modernleştirerek iş piyasasının gereksinimleriyle ve planlı göç yönetimiyle daha uyumlu hâle getirmektedir.


Avv. Fabio Loscerbo

Nessun commento:

Posta un commento

New on TikTok: Titulli i episodit: Konvertimi i lejes së punës sezonale: pse skadimi i lejes nuk mund ta bllokojë punëtorin e huaj Podcast – Versioni në shqip Mirëmëngjes dhe mirëseerdhët në një episod të ri të Së Drejtës së Imigracionit. Sot trajtojmë një çështje thelbësore që vazhdon të shkaktojë gabime administrative dhe procese gjyqësore të panevojshme: konvertimin e lejes së qëndrimit për punë sezonale në leje për punë të varur, dhe sidomos nëse skadimi i lejes sezonale mund ta bëjë të papranueshme kërkesën për konvertim. Pika e nisjes është një vendim i Gjykatës Administrative Rajonale të Ligurias, i publikuar më shtatë korrik dy mijë e njëzet e pesë. Rasti është i thjeshtë: një punëtor i huaj, mbajtës i një leje sezonale, paraqet kërkesën për konvertim pasi leja ka skaduar. Prefektura e refuzon kërkesën duke pretenduar se konvertimi është i mundur vetëm nëse leja është ende e vlefshme. Refuzimi jepet fillimisht pa shqyrtuar vërejtjet e punëtorit, dhe pastaj përsëritet pothuajse mekanikisht me të njëjtën arsyetim. Gjykata e rrëzon plotësisht këtë qëndrim, duke iu referuar qartë praktikës gjyqësore të konsoliduar. Në vendim thuhet se “nuk ka asnjë tregues ligjor nga i cili mund të nxirret se, për konvertimin e lejes së qëndrimit, kërkohet paraqitja e një leje të vlefshme në momentin e kërkesës” . Ky është një pasazh vendimtar, sepse sqaron një praktikë administrative pa asnjë bazë ligjore. Teksti Unik i Imigracionit nuk kërkon që leja sezonale të jetë e vlefshme në kohën e paraqitjes së kërkesës për konvertim. Nuk e kërkon legjislacioni sekondar. Nuk e kërkon asnjë qarkore. Kur një kusht nuk është parashikuar nga ligji, futja e tij nga administrata përbën kufizim të pajustifikuar që prek drejtpërdrejt rrugëtimin profesional të punëtorit. Rasti i Gjënovës tregon qartë se çfarë ndikimi kanë këto devijime. Edhe pas dy masave të përkohshme të gjykatës, Prefektura mbeti e palëvizshme dhe refuzoi të rishqyrtonte kërkesën pa u mbështetur te skadimi i lejes. Por gjykata është e prerë: kur administrata ta rihapë çështjen, ajo duhet të vlerësojë kërkesën në themel, të verifikojë plotësimin e kushteve materiale për punën e varur dhe të garantojë pjesëmarrjen procedurale të punëtorit. Gjykata vëren gjithashtu se Prefektura nuk ka shqyrtuar vërejtjet e punëtorit, duke i hedhur poshtë si “të papranueshme” pa dhënë asnjë argumentim real. Ky është një tjetër cenim procedural që i shtohet keqinterpretimit të kuadrit ligjor. Megjithatë, çështja thelbësore është vetëm një dhe duhet thënë hapur, sepse shpesh neglizhohet: skadimi i lejes sezonale nuk e bllokon dhe nuk mund ta bllokojë konvertimin. Qëllimi i konvertimit është të sigurojë vazhdimësinë e punës së rregullt dhe t’u mundësojë punëtorëve sezonalë stabilizimin e marrëdhënieve të punës tashmë të filluara. Lidhja e këtij procesi me një kusht formal që ligji nuk e parashikon do të çonte në rezultate të paarsyeshme, duke dëmtuar si punëtorin, ashtu edhe punëdhënësin që ka planifikuar punësimin. Vendimi i Gjykatës Administrative Rajonale të Ligurias jep një udhëzim thelbësor: administrata duhet të vlerësojë kërkesat e konvertimit në mënyrë thelbësore, pa u ndalur te data e skadimit. Nëse ekziston një ofertë pune e vlefshme dhe plotësohen kushtet e tjera, kërkesa duhet të shqyrtohet edhe nëse leja sezonale ka skaduar. Ky është një mesazh i rëndësishëm për të gjithë. Për punëtorët, sepse u garanton se rrugët e tyre të integrimit profesional nuk mund të ndërpriten për një kusht të paqenë. Për Prefekturat, sepse i detyron të harmonizojnë praktikat me ligjin dhe me jurisprudencën e qëndrueshme. Për juristët dhe profesionistët, sepse konfirmon një linjë interpretimi tashmë të konsoliduar në nivel kombëtar. Faleminderit që na dëgjuat. Do të vazhdojmë të ndjekim vendimet që lidhen me konvertimet, marrëdhëniet e punës dhe stabilitetin e qëndrimit, sepse pikërisht në këto fusha përcaktohet funksionimi real i politikave të imigracionit.

https://ift.tt/8OpHI3s